Şarkılar ve Bilmediğimiz Hikayeleri

Yazan: Volkan Koşar

Evet şarkılar, hayatımızda farklı yerdedir.Bizleri efkarlandıran, bizlere mutluluk hissi veren,duygularımızı tarif etmede en güzel ifade şeklidir çoğu zaman.Peki hayatımızda bu kadar yer eden şarkıların bir hikayesi olduğunu bilir miyiz?Belki de biliriz ama bize ilk hissettirdiği duygu ile kabul eder,onu dinlerken,hep bize hissettirdiği duyguyla yaşarız.Şarkılarla bu kadar haşır neşir,iç içe bir haldeyken, sahnede seyru sefer yapmaya gönüllü olarak yola koyulmuşken,o şarkılardan ,hikayelerini bildiklerimi sizlerle paylaşmak isterim. İlk albümümde 17.ay (ölüm yakın bana) isimli bir şarkım vardır.Adını duyunca bilenleriniz elbet vardır. Hatta ,17.ay yazınca,o şarkının adı ‘Ölüm yakın bana ‘değil miydi diyenleriniz olmuştur.Bu albüm 2007 yazında çıktığında,ilk klip çalışmam 17.ay ,televizyon kanallarına dağıtılırken,bu klipleri betacam şeklindeki kasetlerde dağıtan arkadasın aklına,17.ay ismi gelmez.Doğal olarak ,ona nakaratta en fazla söylenen ÖLÜM YAKIN BANA ,şarkı adı olarak daha yakın gelir.Betacam kasetlerin üzerine ÖLÜM YAKIN BANA yazar ve verir.Ben,birçok tv kanalında yayınlanırken gördüğümde pek şaşırmıştım,şarkının sahibi olarak.İnternette araştırma yapınca,şarkının bir diğer adının da KADER ANLASANA olduğunu gördüm.Bu 3 farklı isme sahip şarkının gerçek adı ,17.ay’dır.Sebebi ise, hikayesi elbetteki.1999 depremi olduğu sırada BODRUM’da sahne alıyordum.Deprem olduğu haberi gelince 17 Ağustos’ta ,ülkemizde ulusal yas ilan edilmiş,yazlık bölgelerdeki canlı müzik yasaklanmıştı.Ve ben,üniversite okuduğum yere,Muğla’ya geri dönmüştüm.Gelen kayıp haberleri ve kayıp sayısı epeyce üzüntü vericiydi.Samimi olduğum ,İzmit’te ikamet eden bir arkadasımın, göçük altında hayatını kaybettiği haberleri dolaşıyordu çevremizde.Bu arkadasımın(erkek) vefat haberi geldiğinde,ardında gözü yaşlı bıraktığı kız arkadası zor günler geçirdi. O kişi, samimi arkadasım olduğu için,ona teselli veriyor,elimizden geldiğince acısını ,onu
dinleyerek,onunla konuşarak dindirmeye çalışıyorduk.Evet ilişkilerin 17.aylarında ve ince bir tesadüf ile 17 Ağustos tarihinde ,sevgilisini kaybetmiş ,geride kalan arkadaşımın hikayesi.Gece yarısı 03:00 ‘e yakın saatlerde ,telefonla,sms ile neler konuştuklarını,birbirlerine dair özlemlerin dile getirilişi ve görüşmelerine ne kadar az zaman kaldığına dair mesajları anlatmıştı bize.Şarkının şiir bölümünde söylenen; GÖRDÜĞÜM RÜYADAN UYANDIM YİNE,ÖLÜM APANSIZ ACIMASIZ ALDI SENİ BENDEN İŞTE GÜNLERİ SAYARKEN BİZ BAK,DÜŞTÜK AYRILIĞIN PENÇESİNE SON BİR KEZ GÖREMEDİM SENİ YİNE Dizelerinde anlatılan ifadesi… Şarkıyı ya da hikayesini bilenler bir kez daha ,bu anlatılanlarla dinlediğinde,ne kadar anlamlı olduğunu farkedecektir.İlk defa dinleyenler ise,yapmış olduğum bu yönlendirme ile,belki de anlattığımı daha net anlayacaklardır.

--------------------------------------------Ve sözleri çok özel,bir o kadarda yaşandığı ortam,yazıldığı yer manası ile NAZIM HİKMET şiiri,CEM KARACA şarkısı ÇOK YORGUNUM şarkısı … Cem Karaca’nın Ölüm yıldönümü sebebiyle,özel bir kanal da yapılan bir programa konuk olmuştum.Ve programın diğer konuğu,Cem Karaca’nın eşi İlkim Karaca idi.Onun ağzından bu dizelerin hikayesini ilk dinlediğimde çok etkilenmiştim. Çok yorgunum,beni bekleme kaptan Seyir defterini başkası yazsın Çınarlı kubbeli mavi bir liman Beni o limana çıkaramazsın Nazım Hikmet Fransa ‘ da ölüm döşeğindeyken,memleket hasretine dair yazmış olduğu dizeler.Ve aynı memleket özlemini yaşadığı yıllarda,aynı duygularla Cem Karaca’nın bestelediği bir şarkıdır.İşte bu yüzden ‘Çok yorgunum,beni bekleme kaptan’

 -------------------------------------Yine sahnede sıkça istek halinde gelen ve söylediğim ZOR AŞK şarkısı.Sözleri Birol Can’a ait,Haluk Levent seslendirmesi ile hayatımıza giren o şarkı.Yıllar önce Kadıköy’de ÇATI BAR isimli minik,mütevazi bir mekanda sahne alıyordum.Tesadüfen bu şarkıyı söylerken,şarkının sahibi Birol CAN ile tanışıp,sohbet etmiştim.Ve sohbet ,sohbeti açınca ,şarkıda neyi anlattığının hikayesini de dinlemiştim.Sözlerinde; SÖYLE BANA GÜZEL KADIN,HERŞEY YERLİ YERİNDE Mİ? BIRAKIP GİTTİĞİM GİBİ,DENİZ MAVİ GÖK YEŞİL Mİ? Meğerse,şarkıyı ZOR AŞK yapan,o aşkı,imkansız hale sokan,DENİZ MAVİ,GÖK YEŞİL Mİ? dizeleriymiş. Ressama sormuşlar,’Gökyüzünün olamadığı tek renk hangisidir’ diye. Demiş ki;’Gökyüzünün olamadığı tek renk yeşildir’. Daha fazla söze gerek duymadan,sizleri,kafanızda beliren o düşünceyle başbaşa bırakıyorum elbetteki.

-----------------------------------------Ahmet Kaya’dan dinlediğimiz,o mahur beste çalar,Müjgan’la ben ağlaşırız dizeleri. Anımsadınız. - Atilla İlhan’ın güzel şiiri . Şiiri okurken ya da şarkı olarak dinlediğinizde adı geçen Müjgan hakkında ne biliyorsunuz? Büyük bir olasılıkla güzel bir kadın ismi olabilir mi? Olsa olsa unutulmaz bir aşkın yitirilen güzeli mi ? İşte ‘’Müjgan’la Ben Ağlarız ‘’ ve hüzünlü Atilla İlhan anlatıyor; "12 Mart sonrasının kahır günleriydi. Bir sabah radyoda duyduk ağır haberi.Deniz'lere kıymışlardı. Karşıyaka'dan İzmir'e geçmek için vapura bindim. Deniz bulanıktı; simsiyah, alçalmış bir gökyüzünün altında hırçın, çalkantılı... Acı bir yel esintisinin ortasında aklıma düştü ilk mısra... Vapurda sessiz bir köşe bulup yüksek sesle tekrarladım. Vapurdan indikten sonra da rıhtım boyunca bu ilk mısraları tekrarlayarak yürüdüm". “Bir yangın ormanından püskürmüş genç fidanlardı Güneşten ışık yontarlardı sert adamlardı Hoyrattı gülüşleri aydınlığı çalkalardı Gittiler akşam olmadan ortalık karardı ‘’ Bir kadın ismi sanılan ‘’Müjgan’’eski dilde "kirpik" anlamına geliyor ve Şair’in "müjganla ağlaşmak"tan ne söylemek istediği orada çözülüyor ; O ‘’DENİZLERE ‘’ ağlıyordu…… Şiiri ve şarkıyı şimdi bir de bu bakış açısıyla Okuyun veya dinleyin……

------------------------------------------Ünzile Şarkısının Hikayesi Ve,son dönemlerde,18 yaşın altında cinsel istismara uğrayan,zorla evlendirilen yada ticareti yapılan minik bedenlerin hikayesini çokça duyar olduk.Yıllar evvel Aysel Gürel tarafından yazılmış ve aslında bu temayı anlatan o özel şarkı ÜNZİLE.Aysel Gürel’ e bu sözleri yazdıran Ünzilenin hikayesi . Şarkının hikayesi,Aysel Gürel’in Anadolu turnesinde mola verdiği bir köyde başlar..Bu köyde Gürel, Ünzile ile karşılaşır.Biraz sohbet ettikten sonra Ünzile’ nin hayatını dinler.Ünzile, çok ufak yaşta evlendirilmiştir.Evleneceği kişiyi görücüler seçmiş,bir kaç koyun karşılığı isteyen kişiye ufak yaşta teslim edilmiştir.Ufak yaşta gördüğü baskıdan dolayı artık kendine çizilmiş kadere razı gelmiştir.Olaylara ses çıkartamamaktadır.Gördüğü baskı ve yaşama biçimi onu dünyanın sadece kötü olduguna inandırmıstır.." Ünzile insan dölü,On kardeş beşi ölü, Büyüdükçe un ufak,Ve gelir de görücü İnci gibi dişi,Görücü bilir işi, Söğüdüm ağlar gider,Olur hatun kişi, Varmadan sekizine,Ergin oldu Ünzile, Hem çocuk hem de kadın,Onikisinde ana, Bir gül gibi al ve narin,Bir su gibi saydam ve sakin,Susar kadın Ünzile. Yağmuru kim döküyor,Ünzile kaç koyun ediyor, Dayaktan uslanalı,Hiçbir şey sormuyor. Korkar durur gitmez,Köyün en son çitine İnanır o sınırda,Dünyanın bittiğine Ünzile insan dölü,Bilinmezlere gebe Sırların mihnetini,Yükleyip de beline Varmadan sekizine,Ergin oldu Ünzile Hem çocuk hem de kadın,Onikisinde ana,Bir gül gibi al ve narin,Bir su gibi saydam ve sakin,susar kadın Ünzile.

 ----------------------------------------------------------------------------------------------------- -----------------Cem Karaca’dan dinlediğim ,sözleri NEŞET ERTAŞ’a ait,KARADIR ŞU BAHTIM KARA dizeleri ile akıllara kazanan KENDİM ETTİM KENDİM BULDUM şarkısı ve hikayesi Neşet ertaş ,üç yaşından beri elinde çocuğu gibi büyüttügü sazıyla gazinolarda çalmaya başlamış. O sıralar gazinoda çalışan bir kıza aşık olup ,demişki ; ‘yahu yakam kirden geçilmiyor, geceleri üşüyom ,önüme sıcak bir tas çorba pişirecek bir yarim olsun ‘. Gazinoda çalışan kıza ,dünür göndermiş. Ancak, gönül verdiği kızı vermemişler. Ahali,’ne oldu neden olmadi? ‘diye sormuş .Neşet Ertaş bunu kendine yedirememiş ,gururuna dokunmuş ve gazinodan ayrılmış. Sazını siyaha boyayıp ,vurmuş sazının teline’ karadır şu bahtım kara ,sözüm kar etmiyor yara’ diye

Volkan KOŞAR